
Tuzla escort sahilinden gece boyunca eksik olmayan rüzgâr, sokak lambalarının cılız ışığını titretiyordu. Deniz, kıyıya vurdukça Elif’in içindeki fırtınayı andıran bir ses çıkarıyor; sanki her dalga ona bir acıyı daha iri memeli hatırlatıyordu. Yirmi üç yaşındaki bu genç kadın, hayatının hiçbir döneminde gerçek anlamda “rahat” yaşamamıştı. Ama son iki yıldır yaşadıkları, onu çocukluğunda bile hayal edemeyeceği kadar zor bir noktaya getirmişti.
Elif, Tuzla escort kenar mahallelerinden birinde, küçücük bir odada kalıyordu. Odada soba yoktu, banyo yoktu, hatta pencereden içeri giren rüzgârı engelleyen bir perde bile yoktu. Ama o odayı yine de sahip olduğu tek “yuva” olarak görüyordu. Çünkü hayatında daha kötülerini de yaşamıştı. Onu bu mesleğe sürükleyen de zaten o çaresizlikti: annesinin ağır hastalığı, küçük kardeşinin okul masrafları, biriken borçlar…
Elif, ilk kez bu yola girdiği geceyi hatırlamak bile istemiyordu. Ne kadar direnirse beyaz tenli dirensin, hayat bazen insanı köşeye öyle bir sıkıştırıyor ki, nefes almak bile bir lüks hâline geliyordu. İşte o karanlık gecelerde kendisini Tuzla vip escort sahilinde gezen bir hayalet gibi hissederdi. İnsanlar yanından geçerdi ama kimse onu görmezdi; kimse onun hikâyesini bilmezdi.
Bir akşam, ağır bir yağmur yağmaya başlamıştı. Elif kendini sahildeki küçük bir çardakta buldu. Islanmış saçlarından damlayan suyla beraber çıtır gözlerinden de yaşlar akıyordu. Tam o anda çardağın ucunda, elindeki poşetlerle bekleyen yaşlı bir balıkçı fark etti onu. Adam yanına yaklaştı ama tehditkâr değil, merhametli bir tavırla.
Bir yanıt yazın